Anasayfa   İletişim  
Reklam  
-->
   
 
 
   
Google
   
   
    
 
 
 

 
 
 
 
 

Romanya'nın Ankara Büyükelçisi Ion Pascu: Türkiye'ye Krizde Zengin Turist Gelecek

Dünya Gazetesi
Şubat 23, 2009   ANKARA - Romanya'nın Ankara Büyükelçisi Ion Pascu, kriz döneminde Türkiye'nin
Avrupa'nın zengin turistlerini çekme şansı yakaladığını ifade ederek, Türkiye'nin
krizi fırsata çevirebileceğini söyledi. Ankara Sohbetleri'ne konuk olarak Ankara
Temsilcimiz Ferit B.Parlak ve arkadaşımız Nedim Çağlar'ın sorularını yanıtlayan
Pascu, AB konusunda Türkiye'yi koşulsuz desteklediklerini belirterek, "Çünkü Romanya
emindir ki, Türkiye'nin AB üyeliği hem Türkiye'nin hem de AB'nin menfaatine
olacaktır" dedi.

Türkiye ile Romanya'nın dış ticaretinde yükselen bir ivme var. Bu yeterli midir?
Yetersizse neler yapılabilir? Türk hükümetinden ve Türk özel sektöründen
beklentileriniz nelerdir?

Türkiye ve Romanya arasındaki ilişkilerin zengin bir tarihi vardır ve bu gelecekteki
gelişmeler için de etkileyici olacaktır. Geçen yıl iki ülke arasındaki diplomatik
ilişkilerin kurulmasının 130. yılını kutladık ki bu bizim ortak tarihimiz için bir
dönüm noktasıydı. Ortak değer ve ortak amaçlar üzerindeki iş birliği ve anlayışla
ilişkimiz durmadan büyüdü ve bugünkü boyutuna geldi.

Kültürel, eğitim ve bilimsel alanlarda ilişkilerimiz kesilmeden büyümeye devam
ediyor. Geçen yıl 450 bin Romanyalı Türkiye'yi turist olarak ziyaret etti. Son
olarak, Romanya'da yaşayan etnik Türkler ve Türkiye'de yaşayan ve artan Romanya
toplulukları iki ülke arasındaki işbirliği ve dostluğun gelişimi için önemli bir
katkı sağlamaktadırlar.

Son 18 sene içerisinde Romanya ile Türkiye arasındaki ekonomik ilişkiler ivme
kazanmıştır. Böylelikle bugün Türkiye, Romanya'nın AB dışındaki ilk partneri konumuna
gelmiştir. Aynı zamanda Türkiye, Romanya'nın dünyadaki 4. ekonomik partneridir.
Elimizdeki verilere göre, Romanya ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi 2008 yılında
7.3 milyar dolara ulaşmıştır. Unutmayalım ki, geçen yılın ekonomik krizi de bu
ticaret hacmini ister istemez biraz etkiledi. Aynı zamanda Türkiye, Romanya'da büyük
bir yatırımcıdır.

Romanya'da çok sayıda Türk yatırımcı bulunmasına rağmen dış ticaret hacminin 7.5
milyar dolarda kalmasını neye bağlıyorsunuz?

Güzel bir soru. İstatistiksel rakamların çok fazla gerçeği yansıttığını düşünmüyorum.
Çünkü, Türkiye'nin yatırımları birçok defa üçüncü ülkelerden gelmektedir. Dolayısıyla
bunlar o ülkelerin yatırımlarıymış gibi gözünmektedir. Örneğin, Fiba Grup'un
yatırımlarının Hollanda'dan yapıldığı görülmekte; halbuki bir Türk yatırımıdır.
Romanya'da inşaat alanında Türk yatırımları önemli bir yer tutmaktadır. Romanya'da
İnşat sektöründe hizmet veren 70 şirket ve 100'den fazla inşaat projesi tespit
edilmiştir. Aynı zamanda Romanya'da şu anda resmi olarak kayıtlı 10 bini aşkın Türk
şirket bulunmaktadır. Belki hepsi faal değil ama büyük bir kısmı faaldir. Bununla
birlikte, Romanya'da önemli bir iş topluluğu ve çok faal bir iş adamları derneği
(TIAD) bulunmaktadır.

Romen iş dünyasının Türkiye'de yatırımları var mı? Programlanmış ya da düşünülen
projeleri var mı?

Tabi ki. Türkiye, hem bizim ihracatımız için hem de Romen yatırımları için potansiyel
bir piyasadır. Bizim Türkiye'deki yatırımlarımız şimdilik çok yüksek bir seviyeye
ulaşmadı. Ancak bunun artırılması için imkanlar var. Enerji alanında bazı Romen
şirketlerinin Türkiye'deki  hidroelektirik santral yapımında yer aldıklarını
biliyoruz. Türkiye'deki bazı metalurji fabrikalarının yapımında Romen şirketlerinin
yer aldığını biliyoruz. Karadeniz Bölgesi'nde Romen şirketlerinin off-shore olarak
yapmış oldukları çalışmalar vardır. Yine bu doğrultuda bazı elektrik santrallerinin
modernize edilmesi çalışmalarına da katılımlarımız sözkonusu. Bu ilişkilerin
geliştirilmesi husunda her iki tarafın da iradesi mevcut. Özellikle dünyada yaşanan
finansal kriz döneminde hem Romen hem Türk ekonomileri etkilenmesinden dolayı hem
Türk tarafından hem Romen tarafından daha çok çaba gerekmektedir.

Dış ticaret hacminde 2010 yılına kadar 10 milyar dolarlık hedef konulduğunu
biliyoruz. Kriz hedefe ulaşımı engelleyecek mi?

90'lı yılların başında her iki ülkenin liderleri 1 milyar dolara ulaşma hedefinden
bahsediyorlardı. 7.5 milyar dolara çıktı. Finans krizinin komplikasyonları piyasaları
etkilemeden kısa bir süre önce, uzmanlar ve liderler 2010 yılında 10 milyar dolarlık
bir hedeften sözediyorlardı. Kriz nedeniyle hem Romanya hem Türkiye için bir risk
mevcuttur. Dolayısıyla bu dönemde, hem büyükelçi olarak ben hem de ekonomik işlerden
sorumlu elçim Sayın Radoi, özellikle Business Forum konularına odaklanmış durumdayız.
Kriz dönemindeki çabamız bu yönde. Türkiye'deki şirketlerle temaslarımız devam
edecek. Türkiye'deki yatırım imkanlarının sunulduğu toplantılara Romen işadamlarının
gelmesi ve Türk işadamlarının Romanya'ya gitmesi konusunda çalışmalarımız oluyor.
Bunlara ek olarak işadamlarının uluslararası fuarlara, iş forumlarına, çeşitli
seminerlere, panellere katılımlarını destekliyoruz.

Şu an bunlara odaklanıyoruz. Bazı ekonomik misyonlar ve forumlar hazırlanması söz
konusu. Aynı zamanda bu sene hükümetler arası karma ekonomik komisyon toplantısının
mayıs ayında yapılması gündemde. Türk tarafından eşbaşkan Devlet Bakanı Kürşad
Tüzmen'dir, büyük ihtimalle Romen tarafının eşbakanı Romanya'nın Ekonomi ve Maliye
Bakanı olacak. Bu vesileyle Sayın Bakan Tüzmen 100 ya da 150 iş adamından oluşan bir
heyet ile Romanya'ya gelecek, iş adamları bir iş forumuna katılacaklar. Yine
hükümetler arası düzeyde olan enerji karma komisyonu da toplanacak.

Romen sanayinin öncü sektörleri hangileridir? İki ülke, birbirini tamamlar bir
özellik gösteriyor mu?

Türkiye ile Romanya arasındaki ticaret hacminin 7 milyar doları aşması Türkiye ile
Romanya arsında tamamlayıcı bir unsurun olduğunun ispatıdır. Elbetteki ticaret
haciminin büyümesinde her iki ekonominin de hızlı büyümesi etkendir. Her iki ülkenin
otomotiv sektörü mevcuttur. Romanya ile Türkiye arasında otomotiv sektöründe
değişimler de sözkonusudur. Yine istatistiklere baktığımızda metalurji alanında
Romanya Türkiye'ye ihracat yapıyor. Aynı zamanda Türkiye'nin Romanya'ya ihracatı
olduğunu görebiliyoruz. İki ülke arasında aynı alandaki ürünlerde değişim sözkonusu.
Örneğin, otomotiv sektörü için ya da gemi inşaatı için Türkiye Romanya'dan sac
almaktadır; aynı zamanada  Romanya'ya metalik yapılar ihracat etmektedir. Tabiki bu
alanlar geliştirilebilir. Tarım, turizm ve makine gibi alanlarda da ortak çalışmalar
yapılabilir.

2008'de 450 bin turist geldi Romanya'dan. 2009'da bu sayı düşer mi?

Benim şahsi görüşüm, krize rağmen turist sayısında bir azalma olmayacak. İnsalar
biraz tasarruf yapmaya çalışıyorlar; ancak tatillerinden vazgeçmek istemeyecekler.
Daha pahalı yerelere giden Romen turistler ise inşallah bu sene Türkiye'ye
gelecekler. Türkiye'de fiyatlar uygun ve Türkiye Romanya'ya çok yakın. Mesela, bir
kişi arabayla gelmek isterse sabah Romanya'dan yola çıkarsa akşam Türkiye'nin tatil
beldelerinde olabilir. Dolayısıyla ben bu alanda da iyimserim.

Bu durumda siz de mi tatilinizi Türkiye'de yapacaksınız?

Öyle görünüyor. Türkiye'de neredeyse 1'inci yılım doluyor, 2'inci yıla gireceğim. Şu
ana kadar Türkiye'de tatil yapmadım; ama yapmalıyım. Antalya'da organize edilen
Türk-Romen iş forumuna katılmıştım. Antalya'da bir buçuk gün kaldım ve çok beğendim.
Bodrum'da da bir gün kaldım, orayı da çok beğendim. Bu yıl tatilde Türkiye'deyiz.

Tarımdan da bahsettiniz. Romanya'da tarımın durumu nedir?

"En iyi durumdadır" diyemeyeceğim. Bunu neden söylüyorum, çünkü bir şeyi gözönünde
bulundurmanızı istiyorum. Romanya'nın tarımsal potansiyeli çok büyüktür. Dolayısıyla
tarımın geliştirilmesi hükümetimizin önemli politikalarından biridir. Çok iyi
diyemiyeceğim demiştim; çünkü, bizim ülkemizde çok önemli bir potansiyel mevcuttur.
Ama ne yazıkki, bu konuda ithalatımız yüzde 60'a ulaşmaktadır. Bazı tarımsal
ürünlerin Türkiye'den de ithal edildiğini görebiliriz. En başta meyve ve sebzeler.

Romanya'da tarım alanındaki değişimler 1989'daki değişimlerle açıklanabilir.
Biliyorsunuz ki, eskiden tarım devlete aitti. Tarım alanında bazı birliklerimiz
mevcuttu, onlar tarafından idare ediliyordu, işletiliyordu. 1989'dan sonra araziler
ve tarımsal alanlar sahiplerine iade edilmiştir. Özel sahiplerinin bulunması ve iade
işlemleri epey sürmüştü. Bu zaman içerisinde köylerde arazilerdeki çalışacak genç
nüfusta yok oldu. Çünkü genç nüfusun çoğu sanayileştirilmiş bölgelere ve özellikle
şehirlere göç etmişti.

Peki tarım arazilerindeki bu parçalanma verimliliği düşürmedi mi? Aynı sorun bizde de
var çünküÖ

İşte asıl sorun bu oldu zaten. Araziler sahiplerine geri verilince birçok arazi
sahibi ortaya çıktı. Dediğim gibi birçok yerde iş gücü yoktu, göç etmişlerdi. Banka
sistemi bu üreticileri desteklemeye hazır değildi. Aynı zamanda tarım alanında
kullanılan yeni teknolojiler yoktu. Çünkü sizin de söylediğiniz gibi araziler
parçalanmıştı. Köylüler eski birliklerden memnun olmadıklarından dolayı yeni
birlikler kurma fikrine karşı geliyorlardı. Dolayısıyla bugün çok büyük tarımsal
alanlar işletilmiyor, kullanılmıyor. Fakat arazi sahiplerinin birleşme süreci devam
etmektedir. Son dönemlerde özellikle yabancıların tarımsal alanda yapmış oldukları
yatırımların büyüdüğü görülmektedir. Hükümetimiz aynı zaman da tarımı destekleyen
projeler üretmektedir. Tarım üreticilerine sübvansiyon verilmektedir. Türkiye'nin
Romanya'da tarımsal alanda yatırımları bulunmaktadır. Romanya'da Romen şirketi olarak
kaydını yaptıran Türk şirketi varsa, ya da karma bir şirket kurabiliyorsa araziler
satın alınabilir.

Altyapı ve üstyapıda açık var mı? Toplu konut, otoban gibi büyük projeler düşünülüyor
mu?

Konut sağlama konusunda büyük bir açık var. İnşaat sektörü son yıllarda hızla gelişen
alanlardan biri. Türkiye'nin yabancı yatırımcılar arasında önemli bir yer aldığını
söylemiştim. Türk şirketleri konut ve altyapı projelerin yapımında önemli bir katkı
sağlamaktadırlar. Altyapı bundan sonra da gelişecektir. Bu hükümetimizin önemli bir
hedefidir. Altyapı için, hem bütçeden hem de hem de AB fonlarından önemli ölçüde
paylar ayrılmaktadır.

Türk yatırımcılar için Romanya ne tür avantajlar sağlıyor?

Romanya 21 milyonluk nüfusu ile, merkezi ve doğu Avrupa'da ikinci en büyük pazar.
Önceki Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerine, Balkanlar, Orta Doğu ve Kuzey Afrika
ülkelerine kolay ulaşım imkanı sunuyor.

Bir yatırımcı, Romanya'da, yetenekli iş gücü, sağlam teknoloji bilgisi, bilişim
teknolojisi, mühendislik, zengin doğal kaynak, verimli tarımsal alan, petrol ve
doğalgaz ve turizm potansiyeli bulur.

Romanya'da fonksiyonel bir market ekonomisi ve rekabetçi vergi politikası vardır.
Sosyal market ekonomisinin gelişimi sürekli bir yardım ve destekten faydalanır.
Romanya önemli AB fonlarına ulaşım imkanına sahiptir.

Türk yatırımcılarına Romanya'yı anlatmanın en iyi yolu, Romanya pazarındaki başarılı
olmuş FIBA Group, Garantibank, Arçelik, Süperlit, Kombassan gibi Türk şirketleri ile
oluyor.

Romanyalı yatırımcıları Türkiye'ye yönlendirmek için çalışmalarınız var mı?

Romanyalı yatırımcıları Türkiye ekonomisine teşvikinde, ki şu anda az hacme sahip
olsa da, bu bizim büyük elçiliğimizin önceliklerinden bir tanesidir. Ben ve ekonomik
işlerdi Bakanlık danışmanı her fırsatı değerlendiriyoruz, gerek iş bağlantıları ile
gerekse konferans ve toplantıların teşvikiyle.

2007 başında AB'ye tam üye oldunuz. AB, Romanya'ya ne kattı?

Bize göre AB üyesi olmak, bütün çabalara değiyor. Bizim iki yıllık tecrübemiz var.
Bunun sonucunda anladık ki, hem AB için hem ülkemiz için olumlu bir adım olmuş. AB
üyeliğinin ve üye olmanın gerektirdiği büyük kapsamlı reformlar, Romen topluluğunun
neredeyse tamamını değiştirdi. Bu reformalarla yapılan en önemli şey, hukuk
devletinin ve demokrasinin pekiştirilmesi ve sağlamlaştırılmasıdır. Aynı zamanda
Romen ekonomisi piyasa ekonomisine dönüştürüldü. Romanya'nın son üç yıldaki ortalama
yüzde 7.3 ekonomik büyümesini göz önünen alırsak AB' ye reformlarının önemi ortaya
çıkacaktır. Bu çok önemli bir ivme, özellikle 1 ocak 2007 tarihinden sonra artan
yatırımlar sayesinde gerçekleşmiştir. 2007 yılında AB' ye üye olduktan sonra toplam
yatırım sermayesi 9 milyar dolar civarındaydı. 2008 yılında ise 7 milyar dolar
civarında. Bir başka önemli unsur da Romen vatandaşlarının serbest seyahat etmesi ve
başka ülkelerde serbest bir şekilde ikamet edebilme imkanlarıdır. Seyahat özgürlüğü,
ikamet özgürlüğü ve başka ülkelerde iş açabilme imkanları büyük avantajlar sağladı.

Yeni durumumuz, bütün ülkede modernleşme süreci gibi birçok alanda reform için
cesaretlendirici oldu. Pratik olarak yaşamımızın her alanı gözle görülür bir
değişikliğe uğradı. Kabul süreci, hukukun üstünlüğü ve ortak Avrupa kuralları gibi
önemli reformların garanti altına alınmasını teşvik etti.

Romanya tarafından üstlenilmiş bu reformlar, global dünyanın zorluklarına karşı
direnmeye hazır işleyen modern bir pazar ekonomisi oluşumunu sağlamıştır.

Yabancı yatırımlara ve ekonomik büyümeye ilişkin destek gözlemledik ve umarız bu
durum devam eden küresel krize rağmen devam eder. Avrupa fonu bizim altyapı, tarım,
servis hizmetleri ve eğitim gibi alanlardaki bazı projelerimizi uygulamamız için
olanak sağlayacaktır.

Bu durum işsizliği düşürdü mü?

Muhakkak ki, çok sayıda Romen vatandaşının yurt dışına gitmesi ve orda kalması
Romanya'daki işsizliğin düşmesine de katkı sağlamıştır. Çünkü İspanya, İtalya ve
başka ülkelere giden Romen vatandaşı sayısının oldukça büyük olduğunu biliyoruz.
İşsizlik oranının düşmesinin en önemli nedeni ekonominin hızla büyümesi. Mali
politikamız rekabeti teşvik eden bir yapıya kavuştu. KOBİ'lerin geliştirilmesi için
devlet devamlı finansal destekler verdi.

Proje finansmanından sözedebiliriz. Tekrar yatırılan gelirler için vergilendirmelerin
kaldırmasından bahsedebiliriz bu anlamda. Şu anda parlamentoda oylanmayı bekleyen
bütçe ile ilgili söylemek istediğim bir şey var:  Finansal kriz ortamına rağmen bütçe
giderlerinin yaklaşık yüzde 20'si yatırımlara ayrılmış durumdadır.

Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda ne düşünüyorsunuz?

Herşeyden önce şunu belirtmek isterim ki, Romanya Türkiye'nin AB' ye katılımını
desteklemektedir. Çünkü Romanya emindir ki, Türkiye'nin AB üyeliği hem Türkiye'nin
hem de AB'nin menfaatine olacaktır.

Türkiye Romanya'nın NATO üyeliğini güçlü bir şekilde destekleyen ülkelerden
birisidir. Bu nedenle bizim Türkiye'ye manevi bir borcumuz var. AB üyeliği
konusundaki tecrübemizi Türkiye ile paylaşmaya hazırız. Deneyimlerimiz kanıtlıyor ki,
AB'ye katılım süreci, yüksek çaba gerektiren bir süreçtir.

Karadeniz Ekonomik İşbirliği forumuna nasıl bakıyorsunuz? Amaca ulaşıldı mı?

Bildiğiniz gibi Romanya ve Türkiye KEİ'i kuran ülkelerden. Karadeniz bölgesinde
barış, istikrar ve güvenliğin sağlanması hem Romanya'nın hem Türkiye'nin önceliği
konumunda. Romanya ve Türkiye'nin Karadeniz'deki bölgesel işbirliği, Romanya Türkiye
işbirliğinin önemli bir unsurudur. Bu doğrultuda KEİ örgütünün profilinin
yükseltilmesi hususunda çaba gösteriyoruz. Romanya bu yıl genel sekreter yardımcısı
konumuna adaydır. Amaca ulaşmak için daha fazla çalışmak gerekiyor. Tabiki her zaman
beklentiler sonuçlardan daha büyük olacaktır.

Sizce Türk halkı Romenleri, Romenler de Türkleri yeterince tanıyor mu?  

Öncelikle belirteceğim hususlar var. 2008 Haziranı'nın sonundan beri Türkiye'deyim ve
buraya yerleştim. Romanya'nın gelişmiş dostluk ve işbirliği bağlarının olduğu bir
ülkeye, Türkiye'ye büyükelçi olarak atanmaktan onur duydum.Türkiye'yi seviyorum,
buradaki dostluklar ve misafirperverlik için teşekkür ediyorum.

1937'de Ankara'da yapılan bir konuşmada zamanın Romanya Dışişleri Bakanı "Uzun süren
tarih boyunca insanlarımız birbirine saygılı ilişkiler geliştirmiştir. Bu birbirini
etkileyen ilişkiler Romanyalı insanların kalbinde yüksek saygınlık ve Türk halkı için
bir sevgi oluşturmuştur" demiş. Bu sevgi ve saygı günümüzde de devam ediyor. Artması
için ise ben ve Bükreş'teki Türkiye Büyükelçisi yoğun çaba gösteriyoruz. İki ülke
arasında, kültürel, sanatsal ve eğitim alanında, çeşitli seminer ve konferanslarda
katılımı artırmaya çalışıyoruz.

Türkiye'ye gelmeden önce hangi ülkedeydiniz?

Buraya gelmeden önce 4 yıl Bükreş'teydim. Ondan öncede Romanya'nın Japonya
büyükelçisiydim.

Türk ve Romen halkları arasında dikkatinizi çeken benzerlikler var mı?

Geçmişimiz ve yöreler göz önüne alındığında, iki toplum arasında birçok benzerlik
var. Romence'de birçok Türkçe kelime var. Türk mutfağına adaptasyon sağlama konusunda
herhangi bir sorun yaşamadım örneğin. Türk mutfağı sadece Romenler tarafından değil
birçok yabancı tarafından beğeniliyor. Özellikle Romenler tarafından beğenilmektedir.
Çünkü onların birçok yemeği Türkiye'deki yemeklere çok benziyor. Bazı yemekler hem
isim olarak hem de yapı olarak aynıdır. Örneğin, sulama, mıhlama, çorba, sarma,
baklava gibi isimler var. Bunlar ortak yemekler ve kelimeler, belki daha başka
vardır.



Ayrıntılardaki Ion Pascu



Ferit B.PARLAK

ferit.parlak@dunya.com



2007 yılında AB'nin en hızlı büyüyen ülkesiÖ

1990'lı yılların başında 'bavul ticareti'; 2000'li yılların başında 'Hagi',
'Popescu', 'Rotariu', 'Lucescu' gibi futbol ustaları; son 3 yılda ise Türk müteahhit
ve sanayicisine sağladığı yatırım olanakları ile Türkiye'nin gündemine damga vurdu
Romanya.

Bu yakınlaşma, iki ülke arasındaki ticaret hacminin baş döndürücü bir hızla artışına
vesile oldu.

2000 yılında (özelleştirmelerin de etkisiyle) 1.1 milyar dolarla yabancı sermaye
çekmeye başlayan, sonraki 7 yıllık dönemde ise yaklaşık 32 milyar dolarlık yabancı
sermaye çekmeyi başaran Romanya'da 10 binin üzerinde Türk sermayeli şirket mal ve
hizmet üretiyor şimdi.

Gerçekleştirdiğimiz ihracatın 2008 yılında son iki aydaki düşüşe rağmen 4 milyar
Dolar'a, ithalatın ise 3.5 milyar Dolar'a çıkması, iki ülke arasındaki dış ticaret
hacminde 5 yılda 4 katın üzerinde bir artış sağlandığını gösteriyor.

Romanya devleti ikili ilişkilerin daha da geliştirilebileceğine inanıyor ve bu
inancını, "Beraber gerçekleştirilecek bir mevzuat ile birlikte Avrupa fonlarının
çekilmesi", "Avrupa'da Rhein'den Main'e kadar su yoluyla girişi sağlayacak
Tuna-Karadeniz projesi", "Orta Asya-Trabzon-Köstence AB Ulaşım Koridoru",
"Romanya'nın güneyinde oluşturulacak büyük bir teknolojik park projesi" gibi
projelerde Türk devleti ve yatırımcısıyla çalışmak istediğini belirterek kanıtlıyor.

Büyükelçi Ion Pascu'da sohbet sırasında, Türkiye'ye verilen önemi ayrıntılarıyla
anlatıyor.

2013 yılına kadar AB fonlarından 30 milyar Euro'ya yakın kaynak aktarılacak Romanya,
Türk yatırımcısı için önemli fırsatlar taşıyor.

Avrupa'nın en hızlı büyüyen ülkesinde 10 binin üzerinde Türk şirketinin bulunması ise
girişimcilerimizin bu fırsatın farkında olduğunu gösteriyor.

 

 
Nutuk (Sesli ve Görsel)
 
Etkinlik Takvimi
, 2024
PzrPztSalÇrşPrşCumCts
1 2 3 4 5 6 7
8 9 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31
 
 
 
 
 
Copyright Aralık 2002 © balkanpazar.org
tasarım ve uygulama Artgrafi.net