KOSOVA'DAKI TÜRKÇE EGITIM TÖRENINE SAMSUN'DAN KATILIM
- SAMSUN BALKAN TÜRKLERI YARDIMLASMA VE DAYANISMA DERNEGI GENEL BASKANI IZZET ALTUNTAS: - "55 YILDIR KESINTISIZ KUTLANAN VE ENGELLENMEK ISTENEN KUTLAMALARA, DAVET ÜZERINE SAMSUN'DAN KATILIYORUZ"

SAMSUN (18-12-2006) - Samsun Balkan Türkleri Yardimlasma ve Dayanisma Dernegi Genel Baskani Izzet Altuntas, Kosova'da 55 yildir kesintisiz kutlanan Türk Egitim etkinliklerine davet üzerine Samsun'dan katilacaklarini söyledi.
4 yildir Ondokuz Mayis Üniversitesi (OMÜ) ve derneklerinin Kosova ile Makedonya'daki Türk ögretmenleri Samsun'a getirerek mesleki egitimden geçirdiklerini belirten Altuntas, özellikle Balkanlar'daki Türkler'e büyük baskilarin oldugunu, bu baskilarin altinda Türklügün yasatilmasi için çaba harcandigini kaydetti. Avrupa'da Türkçe'nin asimile edilmesi amaciyla okullarda Türkçe konusmanin yasak olduguna dikkat çeken Altuntas, "Basta Almanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesindeki okullarda Türkçe konusan ögrencilere süpürge cezalari verilmektedir. Hem Avrupa'da hem de Balkanlar'da Türkçe yok olmaya baslamistir. Bu genel sorunlar devam ederken Kosova ve Makedonya'da Türk Ögretmenler Dernegi tarafindan her yil 23-27 Aralik tarihleri arasinda geleneksel olarak yapilan 'Türkçe' törenlerine OMÜ ile birlikte katilacagiz. Kosova ve Makedonya hükümetlerinin Türkçe'nin kaldirilmasi yönündeki girisimlerine karsin büyük mücadeleler veriliyor. Türkçe'yi ve Türklügü orada yasatabilmek için ögretmenlerimiz büyük çaba veriyorlar. Biz de dernek olarak, onlarin bu çabalarina destek verebilmek için yanlarinda olmaya çalisiyoruz. 55 yildir kesintisiz kutlanan ve engellenmek istenen kutlamalara Samsun'dan katilim saglayacagiz" diye konustu.
Gurbetçilerin Avrupa ve Balkanlar'da gerek maddi, gerekse manevi yönden büyük özveride bulunduklarini ifade eden Altuntas, "Bu konuda biz dernekler olarak her türlü imkanlarimizi seferber ederek onlara güç vermeye çalisiyoruz. Ama en büyük güç burada hükümetimize düsmektedir. Çünkü AB, bu ülkelerde yasayan Türkler'e karsi asimilasyon politikasini adim adim uygulamaktadir. Buna da 'dur' diyecek siyasi organlardir. AB'de gerek din gerekse egitim özgürlügünün kendilerine islediginin en büyük örnegi, oralarda yasayan Türkler'in durumudur. Bizim en büyük sikintimiz, oradaki baskilari, bu antidemokratik hareketleri, Türk halkina duyuramamaktir. Insan haklarindan, din, dil özgürlügü konusunda ülkemize baski yapan Avrupa'nin gerçek yüzü ortadadir" seklinde konustu.